Ehl-i Beyt’i Sevgide Ölçü
Ehl-i Beyt’i Sevgide Ölçü
Bu haftaki dersin başlığı: “Ehli Beyt Sevgisinde Ölçü” idi. Bu başlık altında Muhammed Emin Yıldırım Hocamız, sevgide ölçü ve itidali anlattı. Ayrıca kardeşlik hukukuna dair çok önemli noktalara temas etti.
Dersten Cümleler:
-Hz. Ali: “Evlatlarım ceddiniz Resulullah dururken siz bana mı benzeyeceksiniz! Hayır, vallahi siz dedenize benzemeye çalışacaksınız.”
-Ümmetin Ehli Beyt’e sevgisi konusunda iki temel çizgi vardı; bunlardan biri muhabbet ve adavet çizgisi, diğeri ise muhabbet ve sükûnet çizgisi…
-Sevgi konusunda üç temel ilke:
-1- Bir mümin hiçbir şeyi –hâşâ- Allah’ı sever gibi sevmez; Allah emrettiği için sever.
-2- Sevgiye konu olan Efendimiz ise; her şeyden ama her şeyden daha fazla onu sever.
-3- Sevgiye konu olan sahabe nesli ve Ehli Beyt ise asla sevgisini muhabbet ve adavet üzerine tesis etmez;
muhabbet ve sükûnet üzere inşa eder.
-Bu ölçünün açılımı:
-1- Allah’ı sever gibi sevmez.
-2- Peygamber’i sever gibi sevmez.
-3- Onları sevmeyi imanın bir parçası olarak görür.
-4- Birini severken birine düşman olmaz.
-5- Birini, diğerlerine nazaran daha fazla sevebilir.
-Efendimiz’in duası: “Allah’ım! Ashabımı bana bırakma, ben onlara gereği gibi bakmaktan aciz kalırım. Onları kendilerine de bırakma, onlar kendilerine bakmaktan aciz kalırlar. Onları başkalarının eline de bırakma, çünkü başkaları onların kıymetini tam anlamı ile kavrayamaz, kendilerini onlara tercih ederler de, onlara haksızlık yaparlar.”
-Sahabenin Dünyasından Örnekler…
-Hassan b. Sabit…
-Hatib b. Ebi’l-Belta
-Sahabe ile hukukumuz:
1- Onların hepsini Radiyallahu anhum ecmain olarak kabul ederiz.
2- Onların hepsini severiz, ama bazılarını daha fazla sevebiliriz.
3- Onlardan birine olan sevgimizi asla başka birine düşmanlığa dönüştürmeyiz.
4- Onların hayatlarının her sayfasını anlamaya çalışırız, doğrularından da yanlışlarından da dersler çıkarırız.
5- Onları asla yargılamayız; yargılama işini Rabbimize havale ederiz.
-Ehl-i Beyt ile Hukukumuz:
1- Ehli Beyt’i, sevmeyi Rabbimizin bir emri olarak görürüz.
2- Ehli Beyt’i, Resulullah’ın bizlere birer emaneti olarak görür; bu aziz emanete riayet etmeye çalışırız.
3- Ehli Beyt’i kendi ehlimizden, nefsimizden daha çok sevmeye gayret ederiz.
4- Ehli Beyt’i dinin intikal ve muhafazasında kendilerine biçilen önemli bir rol olduğunu unutmayız.
5- Ehli Beyt’i severken asla başka bir sahabiye düşman olmayız.
Kardeşlerimiz ile Hukukumuz:
1- Kardeşlerimizi sevmeyi imanınızın bir gereği olarak görürüz.
“İman etmedikçe cennete giremezsiniz, birbirinizi sevmedikçe iman etmiş sayılmazsınız…”
2- Kardeşlerimiz ile tanışmayı, bilişmeyi, selamlaşmayı sevginin ortaya çıkma sebebi olduğunu unutmayız.
“…Size yaptığınız zaman birbirinizi sevdirecek bir şey söyleyeyim mi? Selamı aranızda yayın.”
3- Kardeşlerimizin hatalarını, noksanlarını ve kusurlarını örtmeyi, imanımızın kemale ermesinin sebebi olarak görürüz.
4- Kardeşlerimizin dertleri ile dertlenmeyi, acıları ile hüzünlenmeyi, sevinçleri ile saadet bulmayı Müslümanlığımızın güzelliği olarak anlarız.
5- Kardeşlerimizi severken de, kızarken de ölçüyü elden bırakmaz, bunu kardeşlik hukukunun bir yükümlülüğü olduğunu hatırdan çıkarmayız.
-Son söz, Söz Sultanının:
“Dostunu severken ölçülü sev, zira günün birinde düşmanın olabilir. Düşmanına da ölçülü bir şekilde buğz et, zira günün birinde dostun olabilir.” (Tirmizi, Birr, 60)
(2461)