Gerçek Özgürlük Kulluk | Hicri 1444 Kulluk Yılı Açılış Programı

Siyer Vakfımız, 21. asrın sahte ve sanal özgürlüklerinden kurtulmak, gerçek özgürlük olan kulluğun tadına varmaya katkı sağlama adına Hicrî 1444 yılını ‘Kulluk Yılı’ olarak ilan etti.

Vakfımızın Konferans salonunda yoğun bir katılımla gerçekleştirilen programımız aynı zamanda canlı yayınla Siyer Tv Youtube kanalımız üzerinden de seyircisiyle buluştu.

Program kapsamında Kulluk Yılı boyunca yapılması planlan çalışmalarımız izleyenlerimize tanıtıldı.

Nuri Sardoğu’nun sunduğu açılış programımız Hafız Tekin Aras’ın Kur’an-ı Kerim tilavetiyle başladı.

Kur’an-ı Kerim tilavetinin akabinde selamlama konuşmalarını yapmak üzere Siyer Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Ali Dalgıç sahneye davet edildi.

Ardından sene boyunca gerçekleştirilecek projelerimiz tanıtıldı. Hicri 1444 Kulluk Yılı kapsamında yapılması hedeflenen projelerimiz ise şu şekilde:

Sîret-i Enbiyâ

3 senedir devam eden derslerimizde, Hz. Âdem’den Hz. Şuayb’a kadar olan peygamberlerimizin (hepsine binlerce selam olsun) hayatlarını işledik. Bu seneki derslerimize Hz. Musa (as) ile başlayacağız.

Sîret-i Enbiyâ dersleri her Cumartesi saat; 20.00’de Siyer Vakfımızda gerçekleştirilecek, aynı anda Siyer Tv YouTube Kanalımızdan canlı olarak yayınlanacak. Sonrasında da isteyen kardeşlerimiz dersleri Siyer Tv youtube Kanalımız üzerinden takip edebilecekler…

Kulluk Medresesi

Siyer Vakfı olarak, İslami İlimler sahasında daha köklü adımların atılmasına vesile olması maksadı ile başlattığımız Samed Medresesi programımız, Hicrî 1444 yılını vakfımızın Kulluk Yılı ilan etmesi ile Kulluk Medresesi olarak düzenlendi.

Kulluk Medresesi kapsamında birbirinden kıymetli hocalarımızla kulluk bilincini daha iyi kavrayabilme, içselleştirebilme, iman ettiğimiz Kur’an-ı Kerîm üzerinden anlayabilme ve kulluğun tadına varabilme adına bir yürüyüşe çıkacağız…

Kulluk Medresesi kapsamında; Muhammed Emin Yıldırım, Şerafeddin Kalay, Molla Abdullah Yıldız, Muhammed Ali Alioğlu ve Haydar Yıldırım’ın yapacağı programlardan istifade etmeye gayret edeceğiz.

Tarihin Mümtaz Anneleri

Muhammed Emin Yıldırım Hocamızın, geçtiğimiz sene Tarih Yılı’na özel başlatmış olduğu “Tarihin Mümtaz Anneleri” programları kaldığı yerden devam ediyor…

Her ay bir annemizin anlatılacağı program, her ayın üçüncü Perşembe günü saat 14.0’de Siyer Vakfımızda icra edilecek.

Hz. Havva’dan başladığımız dersler vesilesiyle tarihin nice önemli hanım simasını biraz olsun tanımış olacağız.

Gençlerle Ahlâk Üzerine

Muhammed Emin Yıldırım Hocamızın gençlerle baş başa gerçekleştirdiği program serimiz devam ediyor…

Her ay bir konunun ele alınacağı programlar, gençlerimizin soruları ile şekillenecek… Her ayın ilk Perşembe günü Siyer Tv Youtube kanalımızdan canlı olarak yayınlanacak programımızda çok önemli konular ele alınacak…

Suffa Meclisleri Sünnet Dersleri

Vakfımızın ilim ve kardeşlik temelinde oluşturmaya çalıştığı Suffa Meclisleri, bu seneki yürüyüşüne “Sünnet Bilinci” dersleriyle devam edecek. Dünyanın dört bir tarafında kurulacak meclislerimizde bu sene sohbet halkalarımız Siyer Vakfımızın hazırlamış olduğu ve 32 dersten oluşan müfredatı takip edecekler….

Projelerin tanıtılmasının ardından söz “Gerçek Özgürlük Kulluk” konulu konferanslarını gerçekleştirmek üzere Muhammed Emin Yıldırım Hocamıza verildi.

Hocamızın konferansından bazı satır başları ise şu şekilde:

Bir yerde özellikle “Gerçek” vurgusu varsa, orada verilmek istenen bazı mesajlar vardır. O halde neden “Gerçek” vurgusu var? 

Demek ki sahtesi var. 
Demek ki sanalı var. 
Demek ki taklidi var. 
Demek ki yalanı var. 
Demek ki hayali var. 

Özgürlük asla kuralsızlık, düzensizlik, sınırsızlık, sorumsuzluk ve saygısızlık değildir.

Unutmayalım ki bir yerde kuralsızlık varsa anarşi, düzensizlik varsa karmaşa, sınırsızlık varsa kaos, sorumsuzluk varsa zulüm ve saygısızlık varsa bedevilik kaçınılmaz olacaktır. 

Allah (cc) bizi köleliğe değil kulluğa; .
Zorlamaya değil iradeye; 
Baskıya değil bilince;  
Esarete değil özgürlüğe çağırmaktadır. 

وَمَا خَلَقْتُ الْجِنَّ وَالْاِنْسَ اِلَّا لِيَعْبُدُونِ 

“Ben cinleri ve insanları, ancak Bana kulluk etsinler diye yarattım.” (Zâriyât 51/56)

Gerçek özgürlük kulluk ile gerçek kulluk ise ancak tevhid ile elde edilir. Tevhid hakikati ise bize özgürlüğün en temel kodlarını vermektedir. Bu temel kodlar ise şunlardır:  Tekbir, Tahmid, Tesbih, Tehlil ve Telbiye. 

Tekbir, Allahu Ekber; Tahmid, Elhamdülillah; Tesbih, Sübhanallah; Tehlil, Lâ ilahe illallah; Telbiye, Lebbeyk Allahümme Lebbeyk demektir. 

Tekbir: Allah’tan başka büyük yoktur.  

“Ey Rabbim! Hiçbir şeyi ama hiçbir şeyi Senin kadar büyük görmeyeceğim.” 

Tahmid: Allah’tan başka övgüye layık hiçbir makam yoktur.  

“Ey Rabbim! Hiçbir şeyi ama hiçbir şeyi Senin kadar övmeyeceğim.”  

Tesbih: Allah’tan başka tesbih edilecek hiçbir otorite yoktur.  

“Ey Rabbim! Hiçbir şeyi ama hiçbir şeyi Sana benzetmeyeceğim.”  

Tehlil: Allah’tan başka hiçbir ilah yoktur.  

“Ey Rabbim! Hiçbir şeyi ama hiçbir şeyi Sana denk tutmayacağım.” 

Telbiye: Allah’tan başka teslim olunacak, “buyur” denilecek hiçbir güç yoktur.

“Ey Rabbim! Hiçbir şeye ama hiçbir şeye kayıtsız ve şartsız teslim olmayacağım.”

Kulluğun bu en temel kodlarını anlayan bir insan;

Hiçbir şeyden “büyüktür” diye korkmaz; çünkü en büyük olanın Allah olduğunu bilir.  

Hiçbir şeyden “beni aç bırakır” diye korkmaz; çünkü rızıkları verenin er-Rezzak olduğunu bilir.  

Hiçbir şeyden “güçlüdür” diye korkmaz; çünkü asıl güçlü, kuvvetli olanın el-Kavî olduğunu bilir.

Hiçbir şeyden “beni mahveder” diye korkmaz; çünkü asıl kahredecek olanın el-Kahhar olduğunu bilir.

Hiçbir şeyden “itibarımı kaybederim” diye korkmaz; çünkü asıl izzet sahibi olanın el-Azîz olduğunu bilir.  

Hiçbir şeyden “beni sevmezler” diye korkmaz; çünkü asıl sevginin kaynağı olanın el-Vedûd olduğunu bilir.

Arzularına köle olan bir insan;

Hırsına köle olduğu için mevki, makam, mal, şan, şöhret, şehvet için yapmayacağı iş yoktur.  

Hamasetine köle olduğu için tüketmeyeceği ve satmayacağı değer yoktur.  

Hasedine köle olduğu için yakmayacağı ve yıkmayacağı insan yoktur.

Hevasına köle olduğu için yapmayacağı ve etmeyeceği iş yoktur. 

Hevesine köle olduğu için eğilmeyeceği ve düşmeyeceği seviye yoktur. 

Bütün bir dünyaya “Fekkü rakabeh/Kölelere Özgürlük!” (Beled 90/13). diye haykırmak gerekiyor. 

Programımız Muhammed Emin Yıldırım Hocamızın konferansının ardından nihayete erdi.

(484)