İlim Meclislerinin Değeri ve Kazanımları

Vakfımızın  önemli bir çalışması olan Suffa Meclisleri sohbet halkaları programı 6. yılını geride bıraktı. 2012 yılında başlayan bu çalışmamız, yedinci yılında ise yolculuğuna Sahabe dersleri başlığı altında devam edecek.

Bu vesile ile dönemin son muallimler toplantısı Anadolu’nun muhtelif yerlerinden ve İstanbul’daki muallim ve muallime kardeşlerimizin katılımı ile Vakfımızda gerçekleştirildi.

Toplantı Vakfımızın öğrencilerinden Hasan Avcu kardeşimizin Kur’an tilaveti ile başladı ve ardından söz Muhammed Emin Yıldırım Hocamıza tevdi edildi.

Selamla konuşmalarının ardından kısaca Vakfımızın tarihçesinden bahseden Hocamız, sözlerine şu şekilde devam etti;

Vakfımızın çalışmaları arasında sürekli devam etmesini arzu ettiğim iki çüalışma var. Birincisi “Çağın Esmaları ve Çağın Mus’abları” programı ikincisi ise “Suffa Meclisleri”. Bu çalışmalar bizzat insana temas eden çalışmalar olduğu için kendi adıma çok büyük önem ve değere sahip. Müslümanlar olarak bizlerin insan yetiştirmek gibi bir görevi var. Eğer biz bu görevi hakkı ile ifa etmek istiyorsak insanlara temas eden bu tür çalışmaların kıymetini daha iyi anlamalıyız.”

Suffa Meclisleri programının altıncı yılında olmasına rağmen halen istikrarlı ve heyecanlı bir şekilde yoluna devam etmesinin memnuniyeti içinde olduğunu ifade eden Hocamız, Evet heyecanımız var, istikrarımız var, sayımız giderek artıyor ancak sürekli öz eleştiri yapmak zorundayız. “Böyle mi olmalı? Bu kadarı yeterli mi? İdeal olan bu mu? Bu soruları kendimize sorup derin bir muhasebesini yaptığımız zaman idealinin bu olmadığının farkına varacağız.”

“Bugün yaşadığımız bu topluma öncülük yapmakla mükellef olan kişiler sizlersiniz. Ancak ne yazık ki bu mükellefiyeti tam anlamıyla yerine getiremiyoruz. Mükellefiyetimizi yerine getiremediğimiz için de maalesef toplumumuz bu halde.” diyerek toplum üzerindeki mükellefiyetlerimize dikkat çeken Hocamız, muallim ve muallime kardeşlerimize çok önemli nasihatlerde bulundu.

Toplumu kınamak kolay, “Niye bu toplum böyle? Niye dünyevileşme böyle? Niye ahlaki sınırlar ihlal ediliyor?” Bunları dışarıdaki insanlara sormak kolay. Ancak bu soruları sormadan evvel kendimize şunu sormamız gerek;

“Ben bunları düzeltmek için ne yaptım?”

Her şeyden önce bu soruyu kendimize sormamız ve içten bir muhasebesini yapmamız gerekiyor.

Sesi ve sedası tükenen bu zor zamanlara ve zeminlere gelin bir Sahabe yankısı bırakalım. Haykırışımız, ideal kulluk çizgisini hayatları ile aleme gösteren o güzel insanlar olsun. Ve onların ruha hitap eden nağmeleri bizim dillerimizde ve hayatlarımızda yeni bir besteye dönüşsün. Ben sizleri buna davet ediyorum. Eğer bu hediyeyi Allah (cc) bizlere nasip ederse inanın Allah’ın bizlere vereceği en büyük şeref bu olur.

Allah’ın yeryüzünde gezen ve ilim meclislerini arayan seyyah melekleri olduğunu biliyoruz. Bu ilim meclislerinde bulunan herkesin Allah (cc) tarafından affedildiğini de biliyoruz. Peki bu ilim meclislerinin insanlar üzerindeki etkileri nelerdir? İlim meclisleri insanlar üzerinde ne gibi izler bırakır?

– İlim meclisleri eler.

Kişi ilim meclisine gelir başka bir amacı vardır. Bu sebeple bir süre sonra çekip gidebilir. Kişinin baş olma sevdası vardır. Baş olamayacağını anladığı vakit o meclisten ayrılabilir. Kişinin imamlık potansiyeli  vardır. Anlatmak ister, sözü dinlenilsin ister fakat bir süre sonra bakar ki o mecliste bu mümkün değildir “Burası benim isteklerimi karşılamıyor” düşüncesi ile oradan ayrılabilir. Ancak bizim görevimiz her vaziyette kendimizi sürekli sorguda tutup o insanların elenmemesi adına elimizden geleni yapmaktır.

– İlim meclisleri eritir.

Aşırılığı olan bir insan beş salih insanın arasına dahil olursa salih insanlar o aşırılığı olan insanın aşırılıklarını eritirler. Farklı bir manevi hastalığı vardır kişinin, o kişi ısrarla ilim meclislerine gidip gelirse Allah o kişinin hastalıklılarını eritip iyileştirir. Çünkü ilim meclisleri meleklerin refakat ettiği meclislerdir.

– İlim meclisleri etkiler.

Taşlar dahi Kur’an ve Hadis karşısında etkilenir. Kişi sürekli Kur’an ile Hadis konuşulan meclislere gittiği takdirde kendisinde büyük değişimler meydana gelir. Bu değişimler Allah’ın (cc) ayetleri ve Resûlü’n (sas) hadislerinin etkisinden kaynaklanır.

– İlim meclisleri enerji verir.

Bitip tükenen manevi heyecan ve enerji ilim meclislerinden alınır. Kişi ilim meclislerinden sanki Kudüs’ü fethetmek için o meclisten ayılmış gibi heyecanla ayrılır. Hakkı verilen gerçek ilim meclisleri insanı aynen böyle heyecanlandırır ve enerji verir. Şu anda bu ümmetin morale ihtiyacı var. Gittiğimiz her yerde o morali aşılamak ile mükellefiz. Bizler yarın Kudüs’ü fethedecekmiş gibi morallerimiz yüksek bir şekilde insanlarla iletişim kurmalı o insanlara moral aşılamak zorundayız. Çünkü bunlar bizim ilim meclislerindeki başlıca mükellefiyetlerimiz.

– İlim meclisleri eker.

Ekerden kasıt nedir? Bir tohum ekersiniz altı ay sonra tutar ve yeşerir. Bir tohum ekersiniz bir yıl sonra, ekersiniz beş yıl sonra, ekersiniz on yıl sonra tutabilir. Ancak ne olursa olsun Allah (cc) için ekilmiş olan o tohum bir şekilde tutar ve yeşerir. Beş yıl önce konuştuğunuz uğraş verdiğiniz bir genç vardır. Yirmi yıl sonra o genç karşınıza çıkar bir de bakarsınız ki o genç ihlaslı, ihsan şuuruna varmış bir mü’min olmuştur. Allah (cc) için ektiğiniz tohumları Allah (cc) asla zayi etmez. Bazen O tohumun meydana getirdiği sonuçları size göstermez, ki bunu sizin iyiliğiniz için yapar. Şımarmayıp aynı ihlas ve iştiyak ile tohum ekmeye devam edesiniz diye.

İşte tüm bunlar olduğu zaman kişi said, ilim meclisi de ihya olur.

Ramazan ayının yaklaştığını ve bu ayın Kur’an ayı olduğunu vurgulayan Hocamız, “Ramazan ayı Kur’an ayıdır. Bu ay boyunca Kur’an okumalı ve okuduğumuz ayetler üzerinde bolca tefekkür etmeliyiz. Allah ile olan irtibatımızı en üst seviyelere çıkarmak için sürekli gayret içinde olmalıyız.” diyerek ardından dinleyicilere Ramazan ayının ardından geriye kalacak dönemde okumaları için şu üç kitabı tavsiye etti;

1.Sahabeyi Nasıl Anlamalıyız? / Muhammed Emin Yıldırım
2.Sahabeye Yöneltilen Tenkitler / Mehmet Efendioğlu
3.Kalpleri Birleştiren İlahi Esinti Kardeşlik / Hilal & Abdullah Kara

(1211)