Kitap ve Sünnete Bağlılık / Buhari
Resûlullah’ın Sünnetlerine Uymak
“…Ve bizi takva sahihlerine önder kıl” (Furkan 25/74)
قَالَ أَئِمَّةً نَقْتَدِي بِمَنْ قَبْلَنَا وَيَقْتَدِي بِنَا مَنْ بَعْدَنَا. وَقَالَ ابْنُ عَوْنٍ: ثَلَاثٌ أُحِبُّهُنَّ لِنَفْسِي وَلِإِخْوَانِي: هَذِهِ السُّنَّةُ أَنْ يَتَعَلَّمُوهَا وَيَسْأَلُوا عَنْهَا، وَالْقُرْآنُ أَنْ يَتَفَهَّمُوهُ وَيَسْأَلُوا عَنْهُ، وَيَدَعُوا النَّاسَ إِلَّا مِنْ خَيْرٍ.
Bu duada o: “Bizden öncekilere uyalım ve bizden sonrakilerin de bize uyacakları imamlar, önderler kıl” demiştir.
Abdullah b. Avn şöyle demiştir: Üç şey vardır ki, ben bunları hem kendim için, hem de bütün mü’min kardeşlerim için arzu ederim:
a. Peygamberimizin sünnetini insanların öğrenmeleri ve âlimlerden bunu sormaları;
b. Kur’an’ı iyi anlamaları ve ondan sorup istemeleri.
c. İnsanları hayra davet etmeleri.
1 – حَدَّثَنَا آدَمُ بْنُ أَبِي إِيَاسٍ حَدَّثَنَا شُعْبَةُ أَخْبَرَنَا عَمْرُو بْنُ مُرَّةَ سَمِعْتُ مُرَّةَ الْهَمْدَانِيَّ يَقُولُ قَالَ عَبْدُ اللَّهِ : إِنَّ أَحْسَنَ الْحَدِيثِ كِتَابُ اللَّهِ وَأَحْسَنَ الْهَدْيِ هَدْيُ مُحَمَّدٍ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ وَشَرَّ الْأُمُورِ مُحْدَثَاتُهَا وَ { إِنَّ مَا تُوعَدُونَ لَآتٍ وَمَا أَنْتُمْ بِمُعْجِزِينَ}
Abdullah b. Mesud (r.a.) şöyle dedi: Şübhesiz sözün en güzeli Allah’ın Kitabı’dır. Yolun en güzeli de Muhammed’in (s.a.) yo¬ludur. İşlerin en şerlisi de dinde sonradan icâd edilen bidatlerdir. Size va’d edilen şeyler muhakkak ge¬lecek ve siz bunlardan kurtulamayacaksınız!” (Buhârî, İ`tisâm, 2, hadis: 7277)
Ravi Tanıtımı
1. Adem b. Ebi İyâs (ö. 220, 221)
Adem b. Ebi İyâs Abdurrahman b. Muhammed, Ebu’l-Hasen el-Askalânî.
2. Şu`be (ö. 160)
Şu`be b. el-Haccâc b. el-Verd el-Atekî el-Ezdî.
3. Amr b. Mürre (ö. 116)
Amr b. Murre b. Abdullah b. Târık b. el-Hâris el-Cemelî el-Murâdî, Ebu Abdullah el-Kûfî.
4. Mürre el-Hemdânî (ö. 76)
Mürre b. Şerâhîl el-Hemdânî, Ebu İsmail el-Kûfî.
5. Abdullah (ö. 32)
Abdullah b. Mesud b. Ğâfil b. Habîb b. Şemh b. Mahzûm, Ebu Abdurrahman el-Hüzelî.
2 – حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ سِنَانٍ حَدَّثَنَا فُلَيْحٌ حَدَّثَنَا هِلَالُ بْنُ عَلِيٍّ عَنْ عَطَاءِ بْنِ يَسَارٍ عَنْ أَبِي هُرَيْرَةَ أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ قَالَ كُلُّ أُمَّتِي يَدْخُلُونَ الْجَنَّةَ إِلَّا مَنْ أَبَى قَالُوا يَا رَسُولَ اللَّهِ وَمَنْ يَأْبَى قَالَ مَنْ أَطَاعَنِي دَخَلَ الْجَنَّةَ وَمَنْ عَصَانِي فَقَدْ أَبَى
Ebu Hüreyre’den (r.a.) rivayet edildiğine göre Resûlullah (s.a.) şöyle buyurdu: “Ümmetimin hepsi cennete girecektir. Ancak istemeyenler hariç”. Sahâbîler: Ya Resûlallah! Kimler istemeyecek? diye sordular. Resûlullah: “Kim bana itaat ederse cennete girecektir. Kim de bana karşı çıkarsa istememiş olur” buyurdu. (Buhârî, İ`tisâm, 2, hadis: 7280)
Ravi Tanıtımı
1. Muhammed b. Sinân (ö. 222)
Muhammed b. Sinân el-Bâhilî, Ebu Bekr el-Basrî.
2. Fuleyh (ö. 168)
Abdulmelik b. Süleymân b. Râfi` el-Huzâî, Ebu Yahya el-Medenî.
3. Hilâl b. Ali (ö. 113)
Hilâl b. Ali b. Usame el-Kureşî el-Âmirî.
4. Atâ b. Yesâr (ö. 94)
Atâ b. Yesâr el-Hilâlî, Ebu Muhammed el-Medenî. Meymûne validemizin kölesidir.
5. Ebu Hüreyre (ö. 57, 58, 59)
Abdurrahman b. Sahr b. Âmir b. Zi’ş-Şerrî b. Tarîf b. Attâb ed-Devsî.
3 – حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ عَبَادَةَ أَخْبَرَنَا يَزِيدُ حَدَّثَنَا سَلِيمُ بْنُ حَيَّانَ وَأَثْنَى عَلَيْهِ حَدَّثَنَا سَعِيدُ بْنُ مِينَاءَ حَدَّثَنَا أَوْ سَمِعْتُ جَابِرَ بْنَ عَبْدِ اللَّهِ يَقُولُ : جَاءَتْ مَلَائِكَةٌ إِلَى النَّبِيِّ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ وَهُوَ نَائِمٌ فَقَالَ بَعْضُهُمْ إِنَّهُ نَائِمٌ وَقَالَ بَعْضُهُمْ إِنَّ الْعَيْنَ نَائِمَةٌ وَالْقَلْبَ يَقْظَانُ فَقَالُوا إِنَّ لِصَاحِبِكُمْ هَذَا مَثَلًا فَاضْرِبُوا لَهُ مَثَلًا فَقَالَ بَعْضُهُمْ إِنَّهُ نَائِمٌ وَقَالَ بَعْضُهُمْ إِنَّ الْعَيْنَ نَائِمَةٌ وَالْقَلْبَ يَقْظَانُ فَقَالُوا مَثَلُهُ كَمَثَلِ رَجُلٍ بَنَى دَارًا وَجَعَلَ فِيهَا مَأْدُبَةً وَبَعَثَ دَاعِيًا فَمَنْ أَجَابَ الدَّاعِيَ دَخَلَ الدَّارَ وَأَكَلَ مِنْ الْمَأْدُبَةِ وَمَنْ لَمْ يُجِبْ الدَّاعِيَ لَمْ يَدْخُلْ الدَّارَ وَلَمْ يَأْكُلْ مِنْ الْمَأْدُبَةِ فَقَالُوا أَوِّلُوهَا لَهُ يَفْقَهْهَا فَقَالَ بَعْضُهُمْ إِنَّهُ نَائِمٌ وَقَالَ بَعْضُهُمْ إِنَّ الْعَيْنَ نَائِمَةٌ وَالْقَلْبَ يَقْظَانُ فَقَالُوا فَالدَّارُ الْجَنَّةُ وَالدَّاعِي مُحَمَّدٌ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ فَمَنْ أَطَاعَ مُحَمَّدًا صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ فَقَدْ أَطَاعَ اللَّهَ وَمَنْ عَصَى مُحَمَّدًا صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ فَقَدْ عَصَى اللَّهَ وَمُحَمَّدٌ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ فَرْقٌ بَيْنَ النَّاسِ
تَابَعَهُ قُتَيْبَةُ عَنْ لَيْثٍ عَنْ خَالِدٍ عَنْ سَعِيدِ بْنِ أَبِي هِلَالٍ عَنْ جَابِرٍ خَرَجَ عَلَيْنَا النَّبِيُّ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ
Câbir b. Abdillah’tan (r.a.) işittim, şöyle diyordu: Bir keresinde Pey¬gamber (s.a.) uyurken yanına bazı melekler geldi, bunlardan bazıları:
— Bu zât uyuyor, dedi. Bazıları da:
— Gözü uyuyor, fakat kalbi uyanıktır, dedi.
Bunun üzerine melekler (birbirlerine):
— Bu dostunuzun yüksek makamı vardır. Haydi siz de buna bir misal getirin, dediler. Yine bazıları:
— İyi ama bu zât uyuyor, dediler. Bazıları da:
— Hayır, O’nun gözü uyuyor, fakat kalbi uyanıktır, dediler. Bunun üzerine melekler:
— Bu Zât’ın durumu, şu kimsenin durumu gibidir ki, o kimse yeni bir ev yaptırır, o evde bir ziyafet verir ve bu ziyafete insanları davet etmek için bir davetçi gönderir. Bu davetçinin davetine kim icabet ederse, o eve girer ve ziyafetten yer. Kim de davetçinin davetine icabet etmezse o eve giremez ve ziyafetten istifade edemez.
Bunun üzerine melekler yine birbirlerine:
— Haydi bu misali izâh ediniz de anlasın! dediler. Fakat yine bunlardan bazıları:
— İyi ama bu Zât uyuyor, dediler. Bazıları da:
— Hayır, gözleri uyuyor ama kalbi uyanıktır, dediler. Bunun üzerine melekler şöyle izâh ettiler:
— O ev cennettir, davetçi de Muhammed’dir (s.a.). Kim Muhammed’e itaat ederse, Allah’a itaat etmiştir. Kim de Muhammed’e karşı çıkarsa, Allah’a âsi olmuştur. Muhammed insanların arasını ayırdetmiştir.
Bu hadisi Kuteybe b. Saîd, Leys’ten; o Halid’den; o Saîd b. Ebi Hilâl’den; o da Câbir’den: “Peygamber bizim yanımıza çıktı” bölümüyle rivayet etmekte mutâbaat etmiş¬tir. (Buhârî, İ`tisâm, 2, hadis: 7281)
Ravi Tanıtımı
1. Muhammed b. Abâde (ö. ?)
Muhammed b. Abbâd el-Buhterî el-Esedî, Ebu Abdullah.
2. Yezîd (ö. 206)
Yezîd b. Harun b. Zâzî es-Sülemî, Ebu Halid el-Vâsıtî.
3. Selim b. Hayyân (ö. ?)
Selim b. Hayyân b. Bistâm el-Hüzelî el-Basrî
4. Saîd b. Mînâ’ (ö. ?)
Saîd b. Mînâ’ el-Hicâzî, Ebu’l-Velid el-Mekkî.
5. Câbir b. Abdullah (ö. 73, 77)
Cabir b. Abdillah b. Amr b. Harâm b. Ka’b el-Ensârî es-Sülemî, Ebu Abdullah veya Ebu Abdurrahman ya da Ebu Muhammed.
4 – حَدَّثَنَا إِسْمَاعِيلُ حَدَّثَنِي مَالِكٌ عَنْ أَبِي الزِّنَادِ عَنْ الْأَعْرَجِ عَنْ أَبِي هُرَيْرَةَ عَنْ النَّبِيِّ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ قَالَ دَعُونِي مَا تَرَكْتُكُمْ إِنَّمَا هَلَكَ مَنْ كَانَ قَبْلَكُمْ بِسُؤَالِهِمْ وَاخْتِلَافِهِمْ عَلَى أَنْبِيَائِهِمْ فَإِذَا نَهَيْتُكُمْ عَنْ شَيْءٍ فَاجْتَنِبُوهُ وَإِذَا أَمَرْتُكُمْ بِأَمْرٍ فَأْتُوا مِنْهُ مَا اسْتَطَعْتُمْ
Ebu Hüreyre’den (r.a.) rivayet edildiğine göre Peygamber (s.a.) şöyle buyurdu: “Size bildirmediğim hususlarda beni kendi hali¬me bırakınız! Sizden evvelki ümmetler çok soru sormaları ve peygamberlerine ihtilafları sebebiyle helak olmuşlardır. Ben siz¬leri bir şeyden sakındırdığım zaman, ondan sakınınız. Sizlere birşey em¬rettiğim zaman gücünüzün yettiği kadar onu yerine getiriniz!”. (Buhârî, İ`tisâm, 2, hadis: 7288)
Ravi Tanıtımı
1. İsmail (ö. 227)
İsmail b. Abdullah b. Ebi Üveys b. Mâlik b. Ebi Âmir el-Asbahî.
2. Mâlik (ö. 179)
Mâlik b. Enes. Mâlik b. Enes, Ebu Abdullah el-Medenî.
3. Ebu’z-Zinâd (ö. 130, 131, 132)
Abdullah b. Zekvân el-Kureşî, Ebu abdurrahman el-Medenî, Ebu’z-Zinâd.
4. el-A`rec (ö. 117)
Abdurrahman b. Hürmüz, Ebu Davud veya Ebu Hâzim ya da Ebu Ahmed el-Medenî.
5. Ebu Hüreyre (ö. 57, 58, 59)
Abdurrahman b. Sahr b. Âmir b. Zi’ş-Şerrî b. Tarîf b. Attâb ed-Devsî.
بَاب الِاقْتِدَاءِ بِأَفْعَالِ النَّبِيِّ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ
Peygamber’in Fiillerine Uymak
5 – حَدَّثَنَا أَبُو نُعَيْمٍ حَدَّثَنَا سُفْيَانُ عَنْ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ دِينَارٍ عَنْ ابْنِ عُمَرَ رَضِيَ اللَّهُ عَنْهُمَا قَالَ : اتَّخَذَ النَّبِيُّ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ خَاتَمًا مِنْ ذَهَبٍ فَاتَّخَذَ النَّاسُ خَوَاتِيمَ مِنْ ذَهَبٍ فَقَالَ النَّبِيُّ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ إِنِّي اتَّخَذْتُ خَاتَمًا مِنْ ذَهَبٍ فَنَبَذَهُ وَقَالَ إِنِّي لَنْ أَلْبَسَهُ أَبَدًا فَنَبَذَ النَّاسُ خَوَاتِيمَهُمْ
Abdullah b. Ömer (r.a.) şöyle demiştir: Peygamber (s.a.) altından bir yüzük yaptırdı. Bunu görünce insanlar da altın¬dan yüzükler yaptırdılar. Bunun üzerine Peygamber: “Ben altından bir yüzük yaptırmıştım” buyurdu ve onu parmağından çıkarıp attı. Sonra şöyle buyurdu: “Ben bundan sonra ebediyyen bu altın yüzüğü takmayacağım”. Bunun üzerine insanlar da kendi altın yüzüklerini çıkarıp attı¬lar. (Buhârî, İ`tisâm, 4, hadis: 7298)
Ravi Tanıtımı
1. Ebu Nuaym (ö. 219)
Ebu Nuaym el-Fadl b. Dükeyn.
2. Süfyân (ö. 160, 161, 162)
Süfyân b. Saîd b. Mesrûk es-Sevrî, Ebu Abdullah el-Kûfî.
3. Abdullah b. Dînâr (ö. 127)
Abdullah b. Dînâr el-Adevî, Ebu Abdurrahman el-Medenî. İbn Ömer’in azatlısı.
4. İbn Ömer (ö. 72, 73, 74)
Abdullah b. Ömer b. el-Hattâb el-Kureşî el-Adevî, Ebu Abdurrahman.
بَاب قَوْلِ النَّبِيِّ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ لَتَتْبَعُنَّ سَنَنَ مَنْ كَانَ قَبْلَكُمْ
“Muhakkak sizden öncekilerin yolunu takip edeceksiniz”
6 – حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ عَبْدِ الْعَزِيزِ حَدَّثَنَا أَبُو عُمَرَ الصَّنْعَانِيُّ مِنْ الْيَمَنِ عَنْ زَيْدِ بْنِ أَسْلَمَ عَنْ عَطَاءِ بْنِ يَسَارٍ عَنْ أَبِي سَعِيدٍ الْخُدْرِيِّ
عَنْ النَّبِيِّ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ قَالَ لَتَتْبَعُنَّ سَنَنَ مَنْ كَانَ قَبْلَكُمْ شِبْرًا شِبْرًا وَذِرَاعًا بِذِرَاعٍ حَتَّى لَوْ دَخَلُوا جُحْرَ ضَبٍّ تَبِعْتُمُوهُمْ قُلْنَا يَا رَسُولَ اللَّهِ الْيَهُودُ وَالنَّصَارَى قَالَ فَمَنْ
Ebu Saîd el-Hudrî’den (r.a.) rivayet edildiğine göre Peygamber (s.a.) şöyle buyurdu: ”Muhakkak sizden önceki ümmetlerin yolunu karış karış, arşın arşın takip edeceksiniz. Hatta onlar bir keler deliğine girse siz de gireceksiniz”. Biz: Ya Resûlallah! Bunlar Yahudiler ve Hıristiyanlar mı? diye sorduk. Resûlullah: “Onlardan başka kim olacak?” buyurdu. (Buhârî, İ`tisâm, 14, hadis: 7320)
Ravi Tanıtımı
1. Muhammed b. Abdulaziz (ö. ?)
Muhammed b. Abdulaziz b. Muhammed el-Ömerî, Ebu Abdullah er-Remlî.
2. Ebu Ömer es-San`anî (ö. 181)
Hafs b. Meysere el-Ukaylî, Ebu Ömer es-San`anî.
3. Zeyd b. Eslem (ö. 136)
Zeyd b. Eslem el-Kureşî el-Adevî, Ebu Usame veya Ebu Abdullah el-Medenî.
4. Atâ b. Yesâr (ö. 94)
Atâ b. Yesâr el-Hilâlî, Ebu Muhammed el-Medenî. Meymûne validemizin kölesidir.
5. Ebu Saîd el-Hudrî (ö. 63, 65, 74)
Sa`d b. Mâlik b. Sinân b. Ubeyd, Ebu Saîd el-Hudrî.
(1630)